DJ Serhat Serdaroğlu - Türkçe Set Vol 1 (Club Mix 2014 Non Stop) [FREE DOWNLOAD]

25 Mart 2012 Pazar

25.o3.2o12

Askimin yengesi ve dayisiyla tanistim (=
Cok canayakinlardii ..

18 Mart 2012 Pazar

17 Mart 2012 Cumartesi

derssss

Askisiyla kutuphanede ders calismak paha bicilemez (=

Marmara universitesi - Goztepe

14 Mart 2012 Çarşamba

Seviyorum Seni .. !

Seviyorum seni
Ekmeği tuza banıp
Banıp yer gibi
Geceleyin ateşler içinde uyanarak
Ağzımı dayayıp musluğa
Su içer gibi
Ne zaman seni düşünsem
Bir ceylan su içmeye iner
Çayırları büyürken
Büyürken görürüm gülüm
Her sabah yeşil bir zeytin tanesi
Bir parça mavi deniz alır beni

Seni düşündükçe
Gül dikiyorum ellerinin
Değdiği yere
Atlara su veriyorum
Daha bir seviyorum
Dağları gülüm her akşam seninle
Yeşil bir zeytin tanesi
Bir parça mavi deniz alır beni..!

CANIM YALNIZCA SEVMEK İSTİYOR SENİ..



CANIM YALNIZCA SEVMEK İSTİYOR SENİ..

Canım yalnızca sevmek istiyor seni. Unutup, tekrar hatırladığım çok sevdiğim bir şarkıyı hiç bıkmadan defalarca ara vermeden içten içe mırıldanıp zamandan koparıp alır gibi..

Canım yalnızca sevmek istiyor seni. Saçlarını yüzünden ayırıp, gözlerini kirpiklerinden, ellerini bileklerinden, ismini bedeninden ayırıp, ayrı ayrı bir evin odalarını gezer gibi, keşfeder gibi, ilk kez ve merakla ve hayranlıkla, bir kırmızının detayında dakikalarca takılıp bakar gibi canım yalnızca sevmek istiyor seni..

Canım yalnızca sevmek istiyor seni, nereye varacağını bilmediğim bir kaçamak yolculuğa, sırf aklıma esti diye, sevdiğim hiçbir eşyayı almadan yanıma çıkar gibi..Süregelen bir sevgiyle değil, öğretilmemiş, bilmediğimiz biçimlerde, kuşların kanatlarını açıp, özgürlüğe süzülmesine yarayan içgüdüleriyle, içimden geldiği gibi canım yalnızca sevmek istiyor seni.Tarifsiz bir hisle sevmek istiyorum seni.


Tatlı, ekşi ya da tuzlu değil, bilmediğim bir tatla, bir duyguyla.Öyle, bir meyvenin tadını alır, bir kitabın adını okur gibi değil; bir yaz günü tenine vuran sıcaklığı gibi güneşin, serin bir akşamın denizden esen rüzgarıyla içine işlediği yosun kokuları gibi, anlatamadığın ama bırakmak istemediğin, bitmesini istemedigin bir hisle..


CANIM YALNIZCA SEVMEK İSTİYOR SENİ..
NE UMUT ETMEK, NE DE BEKLEMEK.. BASKA HİÇBİR ŞEY.. !

13 Mart 2012 Salı

SİZİ DAHA YAKINDAN TANIMAK İSTERDİM DOĞRUSU.

Çayınızı nasıl içerdiniz onu bile bilmiyorum daha. Ben biraz soğuk severim, çok şekerli, şöyle birazda kupada beklemiş. Kesinlikle kupada olmalı ama küçük bardak yakışmaz benim gibi adama. Siz nasıl severdiniz peki. Tahmin edebilir miyim sizce ya da tahmin etmeli miyim? Nasıl başlarsınız mesela güne, sabah ilk uyanınca ne yaparsınız. Ben biraz sizi düşünürüm, içimde kalan paramparça birkaç anı gelir aklıma. Ya siz düşünür müsünüz? her sabah beni. Her sabah baktığım yüzlerde sizi görürüm ben, benzetmeye çalışırım birazda. Ama benzemez ki kimse size. Benzeyemez. Nasıl çıkarsınız evden mesela. Benim gibi apar topar mı? Yoksa sakin yavaş ve kendinden emin mi? Tanımak isterdim gerçekten sizi. Hem de en yakından. Bir günü beraber geçirmek isterdim, sabahtan akşama. Nasıl yürürsünüz mesela yolda, benim gibi çizgilere basmadan mı yoksa fark etmez mi sizin için çizgiler,

  çukurlar, taşlar. İşe gidince ilk ne yaparsınız mesela? Oturup düşünmek için vaktiniz olur mu yoksa yaşadığınız hayat hemen içine çekiverir mi sizi. Bir iki güzel söz duymak mı istersiniz mesela,

  yoksa sadece bir bardak çay mı? Ha bu arada kahvaltı yaptınız mı yoksa geçerken poğaça, simit bir şey mi aldınız? Ben yazın özellikle şöyle buram buram kokan bahçe domatesi severim yanında da kireç gibi beyaz peynir. Zeytin hiç yemem çocukluktan kalma bir alışkanlık işte. Reçeli çok severim mesela özellikle de çilek olursa. Ya siz. Hiç bilmiyorum nasıl seversiniz kahvaltınızı, yumurtanızı nasıl seversiniz ya da sevmez misiniz yoksa. Dedim ya hiç tanımıyorum sizi, hiç bilmiyorum neyi seversiniz. Ama sizi gerçekten yakından tanımak isterdim. Nerede vakit geçirmeyi seversiniz mesela? Kızılay’a gider misiniz benim gibi haftada bir. Giderseniz nerede vakit geçirirsiniz. Ben en çok Güvenpark ı severim. Çok gece sabahladım orda belki ondan. Gece yarısından sonra çok fazla kimse olmaz orda belki bilirsiniz. Travestiler, polisler, evsizler. Belki birkaç seyyar satıcı tezgah toplar. Bide eski bir aşkın izlerini silmeye çalışan senler benler. Birkaç şey biliyorum aslında sizin hakkınızda. Eskiden kalma birkaç küçük birikim. Ne dinlediğinizi biliyorum az çok mesela, tabi hala değişmedi ise. Jean renoyu seversiniz mesela. Birkaç şey . Sizi tanımaya yetmese de sevmeye yetecek kadar işte. Ben en çok Gökhan Türkmen severim bide son zamanlarda Sıla. Acısa da öldürmez işte ya da bulamadım başka bir ten, gözlerin yakar mı yeniden? Hiç tanımıyorum gerçekten sizi. Üçbeş parça silinmeyen anı. Kimler girdi hayatınıza mesela. Kimler yerinde olmak için her şeyimi verebileceğim hayatı yaşadı. Üzdüler mi sizi çok. Sizi tanısalardı eminim üzmezlerdi. Kimler girdi hayatınıza benden sonra, kimleri sevdiniz kimleri benim yerime koymaya çalıştınız. Koyabildiniz mi gerçekten. Her yerde gözleriniz beni aradı mı benimkiler gibi. (devamı var ama çok işim var)

sana yazdığım her şeyi siliyorum. Sonra tekrar okumamak için. Nerde kaldığım çok önemli değil. Benim nerde kaldığımı ikimizde çok iyi biliyoruz. !

Sen Varsin .. !

Her sabah kalktigimda iyi ki hayatimdasin diyorumm (L)
Seni seviyorum askimmm ..

" O "

O'nu hatırladıkta başı göğe ermişçesine ya da asansör boşluğuna düşmüşçesine ürperiyorsa yüreğiniz...
ömrü saatlere sıkışmış bir kelebek telaşıyla O hüzünden bu neşeye konup kalkıyorsanız gün boyu nedensiz... ve her konduğunuzda diğerini iple çekiyorsanız bu hislerin...
O'nunlayken pervaneleşen yelkovanlar, O'nsuz mıhlanıp kalıyorsa yerine, bir akrep kadar hain...
sınıfta, büroda, yolda, yatakta içiniz içinize sığmıyor, O'ndan söz edilince yüzünüz, sizden habersiz, mis kokulu bir ekmek dilimi gibi kızarıyor, mahcup somurtuyor veya muzip sırıtıyorsa, ve O, her durduğunuz yerde duruyor, her baktığınız yerden size bakıyor, siz keyiflendikçe gülüp, hüzünlendikçe ağlıyorsa...
dünyanın en güzel yeri O'nun yaşadığı yer, en güzel kokusu bedenindeki ter, en dayanılmaz duygusu gözlerindeki kederse...
hayat O'nunla güzel ve onsuz müptezelse...
elmalar pembe, kiremitler pembe, gökyüzü, yeryüzü, O'nun yüzü pembeyse, kışlar ilkbaharsa, yazlar ilkbahar, güzler ilkbahar...
her şiirde anlatılan O'ysa... her filmin kahramanı O... her roman O'ndan söz ediyor, her çiçek O'nu açıyorsa...
bir anlık ayrılık, bir ömür gibi geliyor ve gider gitmez özlem saç diplerinizden çekiştirip beyninizi acıtıyorsa, iştahınız kapanıyor, iştahınız açılıyor, iştahınız şaşırıyorsa...
iştahınız, hasret acısında bile karşı konulmaz bir tat buluyorsa...
eliniz telefonda yaşıyor, işaret parmağınızla ha bire O'nu tuşluyor, dara düştüğünüzde kapıyı çalanın O olduğunu adınız gibi biliyorsanız...
mütemadi bir sarhoşluk halinde, her çalan telefona O diye atlıyor, vitrindeki her giysiyi O'na yakıştırıyor, konuşan birini dinlerken "keşke O anlatsa" diye iç geçiriyorsanız...
kokusu burnunuzdan, sureti gözünüzden, sesi kulağınızdan, teni aklınızdan silinmiyorsa bir türlü...
özlemi, sol memenizin altında tek nüsha bir yasak yayın gibi taşıyorsanız gün boyu...
hem kimseler duymasın, hem cümlealem bilsin istiyorsanız...
O'nsuz geceler ıssız, sokaklar öksüzse...
ayrılık ölüme, vuslat sehere denkse...
gamze gamze tebessüm de onun içinse, alev alev öfke de; bunca tavır, onca sabır ve nihayetsiz kahır hep O'nun yüzü suyu hürmetine...
uğruna ödenmeyecek bedel, gidilmeyecek yol, vazgeçilmeyecek konfor yoksa...
dışarıda yer yerinden oynuyor ve "içeri"de bu sizi zerrece ilgilendirmiyorsa, nedensiz küsüyor, sebepsiz affediyorsanız ve bütün bu hallerinize siz bile akıl erdiremiyorsanız kaybetme korkusu, kavuşma sevincinden ağır basıyorsa ve aşk, gurura baskın çıkıyorsa bu yüzden her daim...
gece yarısı kadim bir dost gibi kucaklayan tanıdık bir şarkı, bütün acı sözleri unutturmaya yetiyorsa...
Her gidişte ayaklarınız "Geri dön" diye yalpalıyorsa ve siz kendinize rağmen dönüyorsanız, sınırsız, sabırsız, doyumsuz bir tutkuyla...
...o halde bugün sizin gününüz!..
 
"Çok yaşa"yın ve de "siz de görün"üz

(L)

Inann kiiii ,
Senden baska , senden baska , senden baska hic kimse yok icimde..
Kimse yok icimde (L)

3 Mart 2012 Cumartesi

Bir ömür seninle..! (L)

Bir ömür seninle başbaşa kalsak..
Hayatı beraber koşsak ne olur..
Bütün yıldızları bir bir dolaşsak..
Zamanı beraber aşsak ne olur..!
Şarkılar söylesek aşkın dilinden..
Nağmeler dinlesek seher yelinden..
Bahar yağmuruyla duygu selinden..
Gönül ırmağına taşsak ne olur..!
Dudaktan dudağa bir şiir gibi..
Gönülden gönüle bir nehir gibi..
Yıldızlara hasret bir şehir gibi..
Derin uykulara dalsak ne olur..!
Kuşlar gibi geçip tüm hudutlardan..
Selamlar iletsek ak bulutlardan..
Kovup elemleri şen duygulardan..
Sonsuz mutlulukla coşsak ne olur..!

Sen benim canimsin..!

Canim askim benim seni cok ama cok seviyorum .. Iyi ki varsin ,
Iyi ki benimlesinnn .. !

2 Mart 2012 Cuma

Yağmur'dan Kaçarken Doluya Tutulmak :)

Aşkımmmmm Yağmur'um... Esmer'imm..
Bunu okuyunca ne yapıcagını inan bilmiyorum :) Beni peşinden kosturdun alacagın olsun! Burdan Turk toplumuna sesleniyorum lutfen sevdiginize, sevginize aci cektirmeyin yoksa bizim gibi mutlu olamazsiniz. Sen benim için öyle bir şeysin ki ;

Uykuda görülecek bir rüya olsan uyanırdım, beni rüyamdan uyandırmayacak bir "şey"din... Seni gözlerinden, üç ırmağın birleştiği yerden öpeyim desem, aklına ırmaklar gelir. Düşün ki, bir dağdan aşağı iniyoruz ve dünyada iki kişilik türkü kalmış onu söylüyoruz. Öyle bir "şey"sin sen... Seni düşündükçe yoruluyorum desem, dünyanın en büyük yalanı olur. Yalanım yok. Bugünden yarına ne kalır bilmem amam sen kalırsın tıpkı yatağı değişmeyen ırmak gibi.

Bana hep kendimi hatırlatan bir "şey"sin sen. Uzaksın, yakınsın, özlenensin ama bugün değil yarın gibi bir "şey"sin sen. Gecenin en karanlık yerinde, küçücük bir ışık bile olsan yine de istiyorum seni. Bugün her ölümle biraz ölürken, seni düşündükçe hayata dönüyorum yeniden. Gelincikler gibi bir mevsim değil, dört iklim, köşe bucak...

Kim ne derse desin dönmeye niyetim yok. Bir kentin ortasında tek başına kalsam da çığlık çığlığa bagırarak söylerim seni sevdigimi. Bir tek benim sevgimle yaşasa da bu sevda seviyorum seni. Sensiz dallarımı yitirmiş bir ağaç gibi yapayalnız olurum, kalabalığın ortasında bile. Fırtınalı bir denizin en sakin limanı gibi bir "şey"sin sen.

Seni Seviyorum Canım Aşkımmmmm !
Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...